Gönderen:huseyin Tarih: 27/05/2008 13:56
MEŞRUBATLARDA METAL KUTU PANİĞİ……
Geçenlerde gazetelerde bir haber yer aldı.Her gün binlerce insanın şuursuzca içerek tükettiği meşrubatların paketlendiği teneke kutularda karşı karşıya kaldıkları büyük riskten bahsediyordu…
Ağızla direkt temas eden metal kutulu içeceklerin ambalajının mikroorganizma barındırabileceği belirtiliyordu….
Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Bülent Baysal, ve ekibince ağızla doğrudan temas eden metal kutulu içecek ambalajlarının yol açabileceği enfeksiyon riski araştırması yapıldı.
Prof. Dr. Baysal, bu ambalaj türünün yapısı itibariyle mikroorganizma barındırabilme potansiyeline sahip olduğunu, bu kutularda kullanılan kapak açma mekanizması ile kutudaki içeceğe partikül geçme olasılığı bulunduğunu, direkt ağza temasının ise enfeksiyon kapma riskini mümkün kılabileceğini bildirdi. Prof. Dr. Baysal, bulaşmaya yol açabilecek mikroorganizmaların, bakteriler, virüsler, mantarlar olabileceğini, uygun olmayan stok ve raf şartları, yetersiz el temizliği gibi pek çok faktörün mikroorganizmaların kutu ambalajlar üzerindeki varlığını artırabildiğine dikkati çekti
Buradan hareketle kutu ambalaj içeceklerin taşıyabileceği enfeksiyon riskini tanımlayabilmek ve içecek sarfiyatının arttığı yaz ayları öncesi bu konuyu gündeme getirmek için bir araştırma yaptıklarını belirten Prof. Dr. Baysal, şöyle dedi: "Bu çalışmayı benimle birlikte, asistan arkadaşlarım Uzman Dr. Metin Doğu ve Araştırma Görevlisi Bahadır Feyzioğlu gerçekleştirdi. Toptancı, market, bakkal, büfe ve depolardan, firma ismi ya da marka dikkate almadan 100 metal kutu ambalajlı içecek ürün toplayıp, üzerlerinde çalıştık."
Yaz aylarında kutuların dış ortamda daha fazla kalması gibi durumların da enfeksiyon riskini önemli oranda artırdığını bildiren Prof. Dr. Bülent Baysal, şunları söyledi: ''Ağız temasının sağlandığı kapak bölgesinde bulunan ya da kapak açımı sırasında kutu içine geçebilecek mikroorganizmalar, sindirim, solunum ya da ağız bölgesinde bulunabilecek bir çatlaktan direkt olarak vücuda girme olasılığına sahiptir. Bu şekilde, solunum ve idrar yolu enfeksiyonları, hatta sarılık ve tüberküloz gibi hastalıklara bile yol açabilme potansiyeli vardır.
RİSK BÜYÜK….
Ancak rutin dışı tetkiklerle belirlenebilen mikroorganizmaların ve özellikle virüslerin varlığının da bu sonuçlara eklenebileceği düşünüldüğünde, riskin sanılandan daha büyük olduğu açıktır. Üretimden raf satış aşamalarına kadar metal kutu ambalaj, özellikle dudakla temas edilen kapak civarına kolonize olan mikroorganizmalarla temas edebilmektedir. kullanım öncesi son aşamada, ellerle olan temas sırasında mikroorganizmaların kapak bölgesine bulaşması da önemli olmaktadır."
Meşrubatların satışa sunulduğu Metal kutularda risk oluşturabilen mikroorganizmalar üzerinde uzun uzun durulurken, bu teneke kutuların içerisine doldurulan meşrubatların sağlığımız ve dini hayatımız üzerinde ne derece riskler oluşturduğu nedense gözardı edilmektedir.
Sitemizde bu güne kadar, bu konuyu içeren pekçok belge sunulmuştur. Ancak toplumun ve bilhassa gençliğin yaşam şartlarını tehdit eden bu riskli uygulamalar, gerçeği yansıtmayan reklamların gölgesinde anne babaların ve büyük etki gücüne sahip medyanın ilgisizliği ve duyarsızlığı sayesinde hızla devam etmektedir.
Başta kanser olmak üzere, allerji, astım, beyin hasarı, Alzheimer, Parkinson, Huntington hastalıkları, Sara (epilepsi). siroz, DNA bozuklukları, hiperaktivite, böbrek ve karaciğer hasarları, kalp ve sinir rahatsızlıkları, Büyüme hormonu baskılanması gibi pekçok hastalıklara davetiye çıkartan meşrubatlarda kullanılan bu katkı maddelerinin bazıları ise şöyledir:
E102 Tartrazin, E110 Yellow 6(Sunset Yellow, FCF, Orange Yellow S), E120 Karmin-Kokonial, E127 Red 3(Erythrosine), E133 Blue 1 ve Blue 2 (Brilliant blue FCF), E210-E219 Benzoatlar, E220-E228 Sülfitler, E250-E251 Sodium Nitrite (Sodium Nitrate), E310 Propyl Gallate, E320 BHA ve E321 BHT, E422Gliserol (gliserin), E441Gelatin(jelatin), E470-E477 Mono ve digliseridler ve esterleri, E621Monosodium glutamate (MSG), E924 Potassium Bromate, E950 Acesulfame-K, E951 Aspartame (Equal, NutraSweet), E1510 Etanol(etil alkol), E338 Fosforik asit, Kafein, ....
Bu katkı maddelerini içeren meşrubat ve diğer gıda ürünlerini tüketmemeye çalışmak sağlığımızı korumada çok önemli bir adım atmak demektir. Geliniz, ismi ne olursa olsun, markası ne olursa olsun, bu tüketim çılgınlığına bir son verelim neslimizi ve sağlığımızı kurtaralım!...
Piyasadaki bu ürünlere heves ederek “helal” etiketi ile benzer ürün üretmeye kalkan insanlarımız, yukarıda bir kısmını belirttiğimiz, kullanma sıklığına göre rizki artan bu katkı maddelerini kullanarak ne derece helal ürün ürettiklerini mutlaka yeniden gözden geçirmelidirler.
|
|
| |
|
Haber Puanlama |
|
|
Ortalama Puan: 5 Toplam Oy: 50
|
|
|
|
|